Bu yazı ilk kez 31 Ekim 2013 tarihinde yayınlanmıştır.
Gerilmenize, endişelenmenize gerek yok. Rahatlayın; bu bir sataşma yazısı değildir.
Ama şunu da itiraf edin. Başlığı görünce hemen üstünüze alındınız di mi? Huzursuz oldunuz. Azıcık yürek çarpıntısı da oldu mu?
Merak edilecek bir şey yok. Siz işinize bakın. Telefon trafiğine devam edin. “Nasıl bir strateji izleyeceğiz hocam” diye tartışın. Hiç bir şey çıkmıyorsa minareye kılıf hazırlayın. Vakit iyice daralıyor. Listelerinizi check edin. Yapın bişeyler işte!
* * *
Biz konumuza dönelim sevgili blog severler. Bugün Anadolu Üniversitesi’nin tanıtım faaliyetlerinden söz edeceğiz. Daha doğrusu ilk gördüğüm andan beri pek münasebetsiz bulduğum bir tanıtım sloganı üzerinde durmak istiyorum. İkinci üniversite uygulamasını tanıtmak için kullanılan “Senden Bir Şey Olmaz” sloganını kastediyorum. Bu slogan kimin kafasından çıkmıştır bilemiyorum. Bizim halkla ilişkilerin işi midir? Üniversitenin anlaştığı bir reklam şirketinin buluşu mudur? İletişim Danışmanının parlak(!) fikri midir? İletişim Fakültesi öğrencilerimizden birinin dönem ödevinden mi alınmıştır? Artık her neyse olan olmuş bir kere. Bir kere olmuş diyoruz ama bu sene de aynı sloganda ısrar edildi.
Kimin aklına geldiyse muhtemelen “çok sarsıcı”, “şok edici”, “zekice” olduğunu düşünerek bunu üst yönetime pazarladı herhalde. Ama hiç olmamış! Bir kere ikinci üniversite gibi son derece olumlu bir uygulama için olumsuzluktan ibaret bir slogan kullanılmamalıydı. Türkiye’de insanlar zaten hergün sarsılıyor. Bir de sizin sarsmanıza kimsenin ihtiyacı yok. Haber bültenleri şok edici haberlerle ağzına kadar dolu. Sizin şokunuz olmasa da olur. İçinde zeka ne kadar var? O da tartışılır.
En kötüsü, bu afişin asıldığı billboardlar üniversitenin ana kapılarında, kampüs içlerinde aylar boyunca her gün genç öğrencilerimizi karşıladılar. Umut ve iyimserlik dolu olması gereken gençlerimizi her gün bu berbat sloganın moral bozucu etkisine maruz bıraktınız. İnsanın kendi çocuğuna bile söylemekten çekineceği kötü bir sözü gençlerimizin bilinçaltlarına yerleştirmek için bunu yaptığınızı iddia edecek değilim. Elbette böyle bir kastınız olamaz. Ama geleceğe yönelik binbir endişeyle okulunun kapısına gelen bir öğrenci için bunun hiç de hoş olmayan bir karşılama olduğunu düşünmeliydiniz.
Bütün reklamcılar “slogan nasıl olmalı” sorusuna aynı cevabı veriyorlar:
Slogan anlaşılır olmalıdır; keyif vermelidir. Hedef kitle verilen mesajı kolay algılayabilmelidir. Hedef kitlenin hatırlamaktan hoşlanacağı bir şekilde olmalıdır vs. vs.
Efendim dipnotta asıl mesajı verdik falan deyip te iyice komik duruma düşmeyin.
Olmamış. Otur yerine; sıfır. Senden reklamcı olmaz; pazarlamacı olur!